Terör Ekseni: AKP – PKK – MK
20 Ağustos 2013, 13:25 Mehmet Ali
Güller
AKP Hükümeti’nin dış politikası,
Türkiye’yi PKK ve Müslüman Kardeşler’le ortaklığa mahkûm etti! Artık ne bir
dost komşumuz, ne de bölgede yan yana durabildiğimiz bir ülke var…
SURİYE
Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ı
ve Şam rejimini yıkmak için savaş ilan eden ve 2,5 yıldır Esad’a karşı savaşan
terörist grupları destekleyen AKP Hükümeti, sonunda bu ülkede PKK ile müttefik
oldu. ABD’nin uyarısı sonrası desteklediği El Kaide örgütleriyle arasında “şimdilik”
bir mesafe koyan Erdoğan-Davutoğlu ikilisinin bu ülkedeki yeni ortağı, artık
PKK-PYD’dir.
Esad’ı yıkamayan ama Türkiye’nin
910 kilometrelik sınırını “güvensiz” hale getiren AKP Hükümeti’nin dış
politikası, sınır bölgemizi uluslararası terörizmin yeni üssü yaptı.
LÜBNAN
Atlantik adına Hizbullah
karşıtlığına soyunan AKP Hükümeti, artık Lübnan’da da istenmiyor. Öyle ki iki
pilotumuz hâlâ bu ülkede esir ve Dışişleri Bakanlığı Türk vatandaşlarına bu
ülkeye gitmemeyi tavsiye etti. AKP, Lübnan’daki askerlerimizin bir bölümünü
geri çekme kararı almak zorunda kaldı.
IRAK
Irak başbakanı Nuri Maliki’ye
karşı Allawi-Haşimi’ye dayanarak açıktan darbeye soyunan fakat başaramayan AKP
Hükümeti, diğer yandan Bağdat’ı devre dışı bırakarak Erbil’le ittifaka ve
petrol anlaşmaları yapmaya soyundu.
Ancak Kuzey Irak’ı Irak’tan
koparmaya yönelik bu hamleler, Maliki’nin Barzani’ye silah göstermesi nedeniyle
rafa kalktı.
İRAN
AKP, ABD adına Tahran’ı masada
tutmak için çok çabaladı ancak Suriye sorunu Ankara ile Tahran’ı tamamen karşı
karşıya getirdi. Bu sonuç, hem AKP’nin İslamcı tabanı açısından, hem de İran’a
doğalgaz bağımlılığı nedeniyle Erdoğan’ı zor durumda bırakıyor.
MISIR
30 milyon Mısırlının iradesini
yok sayarak Muhammed Mursi’nin devrilmesine “darbe” diyen ve ilk günden
itibaren Müslüman Kardeşler’i meydanlarda direnmeye çağıran Erdoğan, Ankara’nın
Kahire’yle ilişkilerini de bitirmiş oldu.
Hem diplomatik ilişkilerin
seviyesi düştü, hem de Ankara Kahire tarafından “içişlerine müdahale etmekle”
suçlandı!
SUUDİ ARABİSTAN
Suudi Arabistan sıcak para
açısından AKP’nin şu ana kadar en önemli müttefikiydi. Öyle ki, Türkiye
Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, o sıcak para aşkına, Kral Abdullah’la
görüşmesini, Kralın Ankara’da kaldığı otelde yapmak zorunda bile kalmıştı!
Üstelik Suudi Arabistan, AKP’nin
Suriye’de Esad’ı yıkma politikasının da finansörüydü. Hem parayı hem de
teröristi bulan ülkeydi. Ancak Erdoğan’ın Müslüman Kardeşler aşkı, AKP ile Suud
ailesinin arasını da açtı.
İSRAL-YUNANİSTAN-GÜNEY KIBRIS
Hüseyin Çelik’in deyimiyle
Erdoğan’ın içeride milletin gazını alan İsrail politikası, Doğu Akdeniz’deki
Türk egemenliğini dinamitledi. İsrail, Güney Kıbrıs ve Yunanistan’la petrol ve
doğalgaz anlaşmasından tutun, üç ülkeyi kapsayan su ve elektrik hattı
çekilmesine kadar bir dizi anlaşma yaptı.
Türkiye karşıtı bu gelişmelere rağmen
AKP, ABD’nin zoruyla İsrail’i koruyan Kürecik radarını inşa etti, Suriye’yi
vurması için İsrail’e hava sahasını açtı ve hatta uçaklarının İncirlik’te
üslenmesine göz yumdu!
SONUÇLAR
Tüm bu gelişmeler bölgede ve
uluslararası alanda şu sonuçları doğurdu:
1. Devletlerle değil, terör
örgütleriyle müttefik olan AKP, kendi meşruiyetini tartışmalı hale getirdi.
2. AKP, komşularının
teröristlerine yardım ederek, “terör hamisi” sıfatını elde etti.
3. Komşularını bölecek hamleler
yaparak, “düşman” sıfatını kazandı.
4. Türkiye’yi tüm komşularıyla
sorunlu hale getiren AKP Hükümeti, bölgede yalnızlaştı.
5. AKP, bölgede “güvenlik sorunu”
haline geldi.
6. 1 Mart 2003 tezkeresinin
reddedilmesi sonrasında bölgedeki itibarı tavan yapan Türkiye’nin, AKP’nin 10
yıllık dış politikası neticesinde tüm itibarı sıfırlandı!
7. AKP, bu “düşmanlık” içeren dış
politikaları yürütebilmek için de, içeride faşizan bir rejim kurmak durumunda
kaldı.
Mehmet Ali Güller
Aydınlık Gazetesi
19 Ağustos 2013
0 comments
Write Down Your Responses